Sınav koçu Ömer kitabı 6. Taktik : “ Ancak aptallar aynı şeyi defalarca deneyip farklı sonuç bekler
1) Bir denemede bilgi sorusunda takılıyorsan uğraşma . Emin değilsen, emin olmadığın şıkkın yanına bilmiyorum yaz geç . Sonra dön o soruya .Problem. ve paragraf sorusunda aynı çözüm yöntemini aynı şekilde defalarca denesen de farklı bir sonuç çıkmayacak . Çözüm yöntemini kavramadan pratik gerektiren sorularda ( problem paragraf , fizik … ) bildiğin çözüm yöntemini doğru sanmak sorunludur . Ve soruyu anlamadan veya o soru tipini çözebilmek için yeterince pratik yapmadan , o soruyu yapabileceğini düşünmek büyük bir sorun . Çünkü düzgün hazırlanmadan , sorulardaki bilgileri tam olarak bilmeden geçmene yol açıyor. Yani çoğu soruyla boş yere uğraşıyorsun. Çözümden ve çözüm yönteminden öğrenmek işini çok kolaylaştıracak . Ve gerçekten derinlemesine öğrenmeni sağlayacak , eksiklerini özellikle seçip çss yapmak ( 3. Taktiği ) uygulamak sonucunda konularda uzmanlaşacaksın .Çözüm elbetteki çss yapmak ama sorunun sebebini anlamız gerekiyor.
Çoğu kişinin paragraf ve problem soruları neden başına beladadır . Ve o sorularda takılıp çok vakit kaybeder :
A) Otomatik çözmeye girişmekten dolayı , sorunun ne istediğini , ne sorduğunu anlamadan eski bilgilerin ile uğraşırsın . Yani hızlı sonuç almaya çalıştığın için anlamadan işlem yapman çözmeye çalışırsın . Soru çözerken aşina olduğun , soruları bildiğin soru tipi sanarak spesifik nüansları kaçırırsın . Frame çerçeve etkisi denilen bir olay vardır ( 24 ) . Bir şeyin sunuluş şekli ona olan duygunu etkiliyor . Örneğin bir felekatte 1000 kişiden 860 kişi sağ kurtuldu diyince , zihninde daha olumlu çağrışımlar oluşurken . 140 kişi öldü diyince olumsuz düşünceler geçiyor. Çerçeve etkisinin sınavla alakası ne? Konuların temel kavramlarını ve sordukları soru kalıpları aynı . Yani aslında önceki yıllarda sordukları şey aynı ama çerçeve farklı . Kulağı düz değilde tersten tutuyor . Soruyu sorarken alengirli , karmaşık hale getiriyor. Orijinal görünen sorular temelde farklı çerçeveye sahip . Ama özünde eski soru tipinden , senin bildiğin soru tipinden oluşuyor . Soru çerçevesi değiştiği için sende kaygı yaratıyor . Çünkü bilmediğini ve yapamayacağını düşünüyorsun . Eğer şekilli uzun orijinal tipli ise soru sorudan korkuyorsun daha zormuş gibi algılıyorsun ve kaygıyla yaklaşıyorsun o soruya . Senin o karmaşık gördüğün sorunu dönüştürür sadeleştirip , anlaşılabilir hale getirirsen içindeki özünü bulursan , bulmacayı hızla çözebilirsin . Aslında çözüm soruyu sorunu anlamak ve anlayabilmek için dikkatlice okuyup içindeki önemli yani sizi sonuca götürecek olanlarla olmayanları tespit ederek gerçekleşir . Hikayeyle uğraşmak yerine lazım olan olayın özünü bulacak kadar sorunu sadeleştir dönüştür . Sadeleştirdikten özünü sorunun ortaya çıkardıktan sonra sorun zaten kendiliğinden çözülecek.
B. İşlemleri düzenli yazmama bundan dolayı sil çöz , sil çözüp aynı yöntemi kullanıp farklı sonuç almayı bekliyorsun . İşlemleri düzenli yapsan ve çıkmayınca soruyu bir daha okuyup ilk çözümün üstünden geçsen , sadece hatalı yaptığın kısımları düzeltsen vakit kaybını önlemiş olacaksın .
C. Pratik eksikliği vakit kaybına sebep oluyor. Herhangi bir alanda öğrenmeye ve gelişmeye ne kadar çok vakit harcasanız o kadar bilgi ve beceriniz ve yapabiliteniz gelişir. Problem , paragraf sorularında ve zorlandığınız konuların üstüne her gün kısa süre de olsa gitmeniz sizi geliştirecek .Burada soru atlama taktiği çok önemli bir araçtır. Her gün veya haftada 2,3 bunların pratiğini yapıyorsanız birkaç ay sonra daha iyi ve daha hızlı yapabilir hale geleceksiniz. Beynin plastisitesi gereği neyi çok yaparsanız orası güçlenir ve daha iyi daha hızlı yapar hale gelirsiniz .Kullan yada kaybet prensibi geçerli nöronlarda. Ne kadar çok pratik ve efor sergilerseniz o kadar zihinsel gelişim gerçekleşir .
D) Çalışırken bir süre sonra konfor alanı oluşacak .Soru atlama taktiği sizi konfor alanından çıkaracak önemli bir taktik. Soru atlama taktiğinde 20 soruluk bir problem testi var elinizde göz gezdirin hangisi sizi zorlayacak hangisi iyi bildiğiniz yapabilir olduğunuz soru .Başta soruları hızlı okuyup üstüne biraz düşünerek bunu yapmaya uzmanlaştıkça göz kararıyla sizi korkutan zorlayacak yapmanızın zor olduğu soruları o testten es geçiyorsunuz dire onlar ile uğraşıyorsunuz. Haftada 2 gün normal hepsini çözüp 2 gün soru atlama taktiği ile çözebilirsiniz. Ama özellikle sınavın son döneminde günde çözeceğiniz 1 gerçek sınav denemesi dışındaki çözeceğiniz tüm denemleri hızlı gelişim için soru atlama taktiği kullanarak çözebilirsiniz.
2) Seri tekrar ve deneme çözüp farklı sonuç beklemek aynı deneyip farklı sonuç beklenmektir . Ard arda yüzlerce ders denemesi seri döneme çözmenin sebebi ne .Bİr şey öğrenmiyor , kendini geliştirmiyorsan , eksiklerini gidermediysen o denemenin sonucu da değişmeyecek. Sonucu öncekinden yüksekse bu senin zayıf konuların gelmediği için . Eğerki her zamankinden düşükse de bu da eksik konuların geldiği için .Yani eksiklerini gidermeden yüzlerde deneme çözmende sonuç değişmeyecek .Onay ihtiyacından dolayı , başaracağına inanmadığın için , defalarca fazla fazla deneme çözüyorsun .Denemenini sonucu iyi gelirse sınavı kazanacağını düşünüyorsun. Sonuç kötü gelirsen moralin çöküyor. Seri deneme çözebilirsin. Yüzlerce ard arda denemede çözebilirsin . Ama her denemeyi çözdüğünde , bir şeyler öğrendiğinden emin ol . Bir şeyler öğrenmek için deneme çöz. Özellikle sınavın son döneminde denemeleri soru atlama taktiği kullanarak çözmelisin .Yani her soruyu çözmene gerek yok . Sadece seni zorlayacaklar ile uğraş.
3) Konfor alanında iyi olduklarınla uğraşmaya devam ederek netinin artacağını düşünmek.Zaten iyi olduğun soruları sürekli çözüyor zayıf ve eksiklerini gidermeden çalışıyorsun ve sonucun değişeceğini düşünüyorsun .Değişmeyecek çünkü sen değişmiyorsun .Yani bilgi ve becerin gelişmiyor . Sonuçta değişmeyecek. Tekrara tekrar konfor alanındaki denemeleri ve soruları çözmek o konunun hakkını vermediğin sürece , sonucu kalıcı olarak değiştirmeyecek.
4)Konu eksiği gidermeden , konuda stratejik çalışmadan , yüzlerce soru çözüp konuyu halledeceğini düşünmek .Zaten şu ana kadar o konuyu defalarca tekrarladın . Yüzlerce , binlerce soru çözdün ve hala yapamıyorsun . Yapamama sebebin stratejik , önceliklendirecek ve düşünerek çalışmamak. Aynı saçma çalışma yöntemini kullanmaya devam ederek o konuyu bitirmeyi düşünüyorsun . Ama bitmeyecek veya bitmesi gereksiz uzun sürecek .O zaman yapman gereken direk stratejik çalışmak ve direk eksikleri netleştirerek , düşünerek ,çalışmak otomatik çalışmak yerine.
5) Konu tekrarı yapıyorsun ama konunun tamamının tekrarlıyorsun . İyi bildiğin yerleri daha çok ve tekrarlıyorsun .Ve konuyu halletttiğini düşünüyorsun . O konuyu aslında halletmedin , konunun eksik kısmı hala duruyor. Yani yüzeysel tekrar yapıyorsun ve konuyu hallettiğini düşünüyorsun .Direk eksiği tekrar etmedikçe direk o eksik kısmı ile ilgili soru çözemediğin sürece sonuç değişmeyecek . Yani tüm konuyu çalışmana gerek yok . Direk eksiği gider , noktasal olarak eksiği tespit et ve gider.
6) Dün bugün için umutluydun. Bugünde yarın için . Hiçbir şey değişmedi . Ve sen farklı bir sonuç , farklı bir hayat bekliyorsun .Yani bugün zaten dünün yarınıydı .Ve dünden bugüne hiçbir şey değişmedi sen de kendini değiştirmedin ve değişmeye dirençlisin . Değişim için gerekli olan sorumluluğu almadan değişmeyi bekliyorsun .Yarının bugünden farklı olmasını bekliyorsun ama olmayacak . Zihin seni hep gelecekte tutarak . Şu an yapman gerekeceklerden seni alıkoyar .Tembel olan zihin sana ilerde yapmasının daha kolay olacağını , ilerde zaten onu yapacağın ile ilgili seni kandırır . Ve bu kendini kandırma süreci bitmez. Yani sen hep aynı rutini sürdürüyorsun , konfor alanını önceliklendirecek kararlarını veriyorsun . Sen aynı sensin . Ve hayat değişiyor ancak sen kendini ve zihnini değiştirmek için aktif çaba göstermiyorsun . Veya çevreni seni geliştirecek zenginleştirilmiş aktiviteler ile çevirmiyorsun .Sürekli aynı karaları verip farklı bir hayatının olmasını , hayatını değişmesini ve kendinin değişmesini bekliyorsun . Sen değişim sürecinin bir parçası olmadığın sürece , değişim maalesef gerçekleşmeyecek. Değişim olması için gelişmeyi önceliklendirecek , sürecin sorumluluğunu alarak küçükte olsa emin adımlarla değişimi gerçekleştireceksin . Diğer türlü değişim olması için sana bağlı olmayan ihtimallerden medet umman , kurban zihniyetinde bir yaşamaya sebep olacak. Ve maalesef o şikayet etiğin ve mutsuz olduğun hayat , sen değişmedikçe değişmeyecek . Tam tersi her şey günden güne daha kötüye doğru gidecek . Çünkü mindsetin algın sorunlu . Yani penceren kirli . Dışarısı nasıl olursa olsun , sen camın arkasından bakıcağın ve pencerenizde her tarafı pislikle kaplı olduğu için ancak dış dünyanın değişmesi , hissiyat durumunu sürdürülebilir durumda iyi biçimde değiştiremeyecek. Yani hayatını değiştirmek ve bir şeyleri farklı yapmak için kendini disipline etmene ek olarak algını zihinsel yanlışlıklardan , önyargılardan ve çevrenden öğrendiğin olumsuz ve anlamsız düşünce şekillerinden temizlenmen gerekiyor ki hayatı doğru düzgün algılamaya başlayabilesin . Ve her şeyi olduğu gibi yargılamadan görmeye başlayabilirsen.
Referanslar:
27. https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Çerçeveleme_etkisi_(psikoloji)#:~:text=Çerçeveleme%20etkisi%2C%20insanların%20seçeneklerin%20olumlu,örneğin%20kayıp%20veya%20kazanç%20olarak.