Öğrenme koçu kitabı 12. Taktik : Plana Esnek Düşünerek Sadık kal

Öğrenme koçu kitabı 12. Taktik : Plana Esnek Düşünerek Sadık kal

A)Planı ancak esnek tutarak kaygısız uygulayabilirsin . Ancak ana amaç , planı uygulamaktan çok sistematik ve öncelikli çalışmaya kendini alıştırmaktır. Planlarımız çoğu zaman doğru yolu , doğru yöntemi tespit etmekten bir hayli uzaktadır .Çünkü sınırlı bir düşünme biçimi ile sınırsız olan şartları kontrol etmeye çalışırız. Hayatın akışını kaos yönetir .Kaosla da güreşemezsiniz . Ancak sörf

yapabilirsiniz .Sörf yapabilmekte ustalaşmalısınız .( bu ustalaşmak esnek düşünme bölümünde işlendi ) . Bundan dolayı düz mantıkla yapılan planlar , hayatın kaosunda çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanacaktır . Başarılı olsa bile manevra yapılmadığı ve bir şeylerin doğal akışı ile olmayıp bir şeyleri oldurtma çabası gereksiz yorgunluğa ve kaosa sebep olur. Yani yüzerken akıntının ne yönde olduğunu tespit etmelisiniz. Eğerki akıntıya ters yüzüyorsanız bir şeyleri değiştirmelisiniz. Gitmek istediğiniz yere akıntıdan yaralanarakta varabilirsiniz. Zaten huzur da burada devreye girer .Hayatınızda olmanız gereken yerdeyseniz ve hayatın akışında yapmanız gereken doğru şeyi yapıyor olmanız huzurunuzu oluşturacaktır. Bu huzur konfordan ziyade zihninizin akışa girmesiyle ilgilidir. Hayatta en önemli şey kendinize olup meyve vereceğiniz ortamı bulmak , değer verdiğiniz şeylere kendinizi adamak ve size uygun hayat yolculuğunu seçmenizdir.

B) Her dağılınca toparla . Biyolojideki ahenk ve kontrol sistemleri sürekli düzenleme (regülasyonlarla )ile ilişkilidir .Biyolojik sistemlerin mükemmel bir ahenkle görevlerini yerine getirmesini ; sürekli denetlenmeye ve işlem esnasında çıkan sorunları tespit edip tamamlamaya borçludur. Aynı şey senin planların içinde geçerli. Planınızın mükemmel derece ahenkli olmasını , bağlı olduğu koşulları düzenlemek gerçekleştirir . Koşullar değişken olduğu için stratejilerde sürekli güncellenmeli ve değiştirilmeli .Sürekli güncelleme ve sürekli yenilemeyle plan kontrol edilir . Sistemin arızasını tespit etmek ve sürekli düzenlemek , planın mükemmel derecede ahenkte çalışmasın bağlı olduğu en kritik unsurdur . Plan yaparken olması gereken değişen koşulara maksimum adaptasyon sağlamaktır. Bunun içinde koşulluların değişimine ayak uydurmalı . Yani plan yeniden yeniden düzenlemeli ve güncellemeli . Çünkü hem koşullar değişir . Hem de biz değişiriz . Yani planına uyumadığını ve planlarının sürekli seni hüsrana düşürdüğünü düşünüyorsan planının gerçekleşememesinin sebebi sensin . Planı gerçekleştirme sürecini sürekli denetlemeli ve planı değişen koşullara göre düzenlemelisin . Plana uymadın diye pişman olmak hayıflanmak yerine çözüm odaklı yaklaşıp şu an ne yapacağına konsantre ol. Eğerki batırdıysan bazı şeyleri , yani plandan saptıysan , birçok hata yaptıysan o hataları düzelt ve tekrar planın sürmesini sağla .Bunu en iyi örneği lacasa de peapel dizisindeki profesörün ilk 2 sezonluk hikayesidir. Mükemmel bir plan var .İnce ince her ayrıntısına kadar düşünülmüş . Ancak tüm serüveni oluşturan bu planın sürekli aksaması ve bunu düzletmesidir.

C) Eğer sürekli planlarınızı gerçekleştiremiyorsanız sonuçta yetersiz hissederseniz . Ben zaten planı hiç yapamıyorum vs gibi yetersizlik ve pişmanlık dolu olumsuz düşünce girdabına kendinizi kaptırırsanız zihninizi ve hayatınızı düzene koyma disiplini edinemezsiniz . Çünkü öncelik yapmaya ve sistematik şekilde yapmanız gerekenleri yapmaya kendinizi alıştırmalısınız . Kendinizi bu düzene sokacak olan disiplin kasını geliştirmek yerine bahanelere sığınabilirsiniz . Gerçekleştirememenin , yetersizliği ve pişmanlığından dolayı kötü hissedersiniz . ‘ Pişmanlık ilk yapılan aptalığa, bir ikincisini eklemektir . ‘ der Nietzche . Pişman olmanız ve planı uygulayamadığınız için yetersiz ve kötü hissetmeniz plan sizi plan yapmaktan nefret etirecektir . Planı kuran mantıksal zihindir . Zihnin planlarken hesaba katmadığı birçok parametre vardır. Ancak uygulayan duygusal zihindir. Ve duygusal beyinde birçok şeyi ödül cezayla öğrenir. Ödül o işi yaparken hissettiğin iyi hissiyattır. İyi hissettiğimiz şeyleri yapmayı otomatik olarak önceliklendiririz . Planı yaparken ona uymama kötü hissettirir . Bundan plan yapmayı bırakırsınız . Çoğu kararımızı hislerimize göre veririz. Bize iyi hissettiren şeyleri yaparız . Kötü hissettirenlerden ise kaçarız. Burada şöyle bir sorun ortaya çıkar . Bize iyi hissettiren şeyler , bize faydalı yararlı olmayabilir . Tam tersi kötü hissettiren şeylerde çok faydamıza yaramıza olabilir Plan yapmak uzun vadede ve kısa vadede çok faydalıdır. Zihnini önceliklendirmeye ve plana uymaya disipline etmek yaparken keyifsiz ve zordur . Ancak sonuç tatlıdır .Örneğin Fast food- brokoli gibi düşünebilirsiniz. Sizi geliştirecek ve olgunlaştıracak şeyleri (plan yapıp ona uymak gibi ) dürtüselce karar aldığınız sürece önceliklendiremeyecekiniz. Çünkü onları yapmak çok konforsuz, sıkıcı , yorucu , acı verici ve tatsızdır . Ancak eylemin kendisini yapmak ve o eylem sayesinde gelişmek , anlam ve değer yaratmak sizi mutlu eder . Buna Eudaimonik mutluluk denir (74) . 2 çeşit mutluluk vardır . Birincisi hedonik mutluluk bu kısa süreli mutluluk verir ( yemek , telefon , sosyal medya tüketimi , kumar, alkol,sigara , oyun ve cinsellik )hedonist mutluluğu oluşturur . Bu mutluluğun en alt boyutu (75) olan zevkle ilişkilidir. Zevk almak kendi başına mutlu etmez . Zevk odaklı mutluluk sürdürülebilir değildir . Zevkten farklı olarak haz almak vardır . (76) Haz almak bir eylemi yaparken ve eylemin sonucunda gerçekleşir . Haz alınan olaylarda , arzu ve ihtiyaç tatmini ile değil beklenmedik bir başarı elde ettiğinde gerçekleşir . Haz eylem odaklıdır . Başardığımız zorluklardan geliştiğimiz işlerden haz alırsınız.

Aktif dikkatle zorlukla mücadele edip akışa girdiğimiz görevlerden haz alırız . Zevk veren şeyler ise mutluluk kalıcı ve sürdürülebilir değildir. Anlıktır , kısa sürer . Ancak haz aldığımız eylemleri saatlerce gerçekleştirebiliriz . Ödomonik mutluluk haz almakla oldukça ilişkilidir . Bu mutluluk zorluk gerektiren akışa girdiğimiz bir faliyeti yaparken gerçekleşir. Anlam ve değer yaratırken ödomonik mutluluk yaşarız . İyi hissedip , huzura kavuştuğumuz , erdemli davranışlarda ödomonik mutluluğa hizmet eder. Hedonik mutlulukta ise tüketerek veya mücadele ederek , aktif çaba olmaksızın gerçekleşir . Hedonik mıtlukta zevki maksimum yapıp acıyı azaltmak minimuma indirmek ana amaçtır. Herhangi bir sporu yapmak yorucudur , zevk vermez ,ama haz verir . Geliştiğimiz ve hayatımıza bir anlam kattığı için için ödomonik mutluluğu yaşarız . Antreman yapmak sıkıcıdır ve yorucudur .Ve kaslarınız ağrır sonucunda. Ayrıca spor yapmak hem yaparken hem yaptıktan sonra size keyif verir çünkü endorfin dopamin ve serationin salgılarsınız spor esnasında (77) . İnsanlarla birlikte olmak birlikte hoş bir sohbet etmek bir şeyler başarmak sizi tatmin eder . Öğrenmek , okumak , çalışmak akışa giriyorsanız ve bu eylemden keyif alıyorsanız eudomüc mutluluktur ve sizi tatmin eder . Yani olay aslında kısa vadeli düşünme ile uzun vadeli düşünme ile ilgili. Uzun vadede vereceğiniz her emek güzel bir yemeğe dönüştürecek . Sabırlı olup , yapılması gerekenleri doğru düzgün yaparsanız. Kısa vadede çok çalışma emek verme zorlanma olacak. Spor yaptınızda geliştiyseniz kaslarınız aşırı ağrıyacaktır yorulacaksınızdır. Ancak bu yorgunluk ve acı sizin sınırlarınızı zorlandığınızın ve geliştiğinizin göstergesidir. Aynısı zihinsel kaslar içinde geçerlidir. Şu an acı çekiyorsun yoruluyorsun . Geliştiğin için bunlar hem bugün hem yarın sana büyük ödüller olarak dönecek. Bir ödül olmasa bile o işi daha iyi daha ustaca yapabilmek hem o işten aldığın keyifi artıracak hemde o işe olan sevgini oluşturacak.

D) Önemli olan plana uymak değil plan sayesinde gelişmek ve disipline olarak dağınık zihni eğitmektir .Planların kader olmadığını anlamak gerekir .O planı niye yaptın? Hedefine ulaşmanı kolaylaştırmak için. Ama asıl amaç hedefe ulaşmak , plana uymak değil. Hedefine ulaşacağın yolu bulmak için sürekli düşünmeli , yolu kısaltacak kolaylaştıracak etkenleri planına dahil etmelisin. Ancak hedefine ulaşman için çok fazla farklı yol var . Önemli olan hedeflerine varmak . Hedefine varman için kullandığın yolu sonuna kadar götürmek değil amaç . Yani azim seni yolu tamamlanma yada o yolu sürdürme üstüne olmamalı . Hedefine ulaşmak için azim göstermelisin . Planlamak ve onu uygulamak sayesinde gelişiriz ve hayatımız düzene girer. Önceliklendirme yapmak istediğini başarabilmek için yol çizip , adım belirlemeni sağlar. Ayrıca plan , yapman gereken adımları zamanında uygulayıp uygulamadığını tespiti içinde hayatidir. Ancak bu planlar çoğu zaman ayağımıza bağ olur .Çünkü bir yola girdiğimizde , orada uzun süredir yürümüş olduğumuzdan dolayı ; o yolu bırakmak veya değiştirip daha hızlı giden yöne manevra yapmak bizi konfor alanımızdan çıkarır. Risklidir ve batık maliyet hatasına takılırız. Batık maliyet hatası bir şeye yatırım yaptıktan sonra o iş sizi zarar sokmasına rağmen onu bırakamamaktır. Bırakamazsınız çünkü o işe fazlasıyla vakit zaman ve emek harcamışsınızdır . Yani geri dönemezsiniz manevra yapamazsın. Çünkü o yolu bırakacak kadar esnek düşünemezsiniz .

Plan değişen koşullara , sizin değişen beklentilerinize göre değişmeli .Hedefinize daha kolay ve hızlı gitme üstüne düşünmelisiniz ve süreci hızlandıracak yol ve yöntemleri kullanmalısınız. Burada dikkat etmeniz gereken süreci dürtüselce hızlandırmak değil akıl , mantık , strateji teknoloji ve bilimden yaralanarak hızlandırmaktır. Elinizde olan araçları en etkili kullanmalısız.

E) En verimli ve yüksek sonuçlar ancak düzene girmiş , plana adapte olmuş bir zihinle olur . Bu ise kendinizi suçlamanıza ve yargılamanıza engel olur. Yapmanız gerekense esnek düşünme becerisini geliştirmek olmalıdır. Plana kendinizi alıştırmak , yapıcaklarınızı görünür yapmak ve önceliklendirmek birinci aşamadır . Uygulamayınca dağıldığınızı fark edip tekrar plana uygun hareket etme ; disiplinine ve sistematik düşünmeye zihninizi alışacaktır . Tek bir yolla oraya ulaşacağınızı düşünür ve yapmadıklarınıza başaramadıklarınıza odaklanırsanız bardağın boş tarafını görürsünüz . Çözüm odaklı yaklaşamazsınız. Durum ne kadar vahim olursa olsun toplanabilir. Eğerki panik olmaz , çözüm odaklı yaklaşırsanız . Her zaman planınızı yenileyebilir . Şu an itibariyle onu

uygulayabilirsiniz. Çalışma sisteminizi otomasyona bağlamalısınız. Yani o işi sürekli daha hızlı , daha iyi , daha kaliteli daha kolay ve hızlı nasıl yaparım diye düşünmelisiniz. Planladığınız şey içinde aynı şey geçerlidir. Sürekli düzenleyerek o işi yapmanızı çokça kolaylaştıracak hale getirisiniz. Plan bir yere gitmeniz için hem yol haritası hem de kullanım klavuzu. Siz kullanım kılavuzundaki adımları uygun biçimde yaparsanız , bunu yaparken haritadana da gittiğini yönünün doğru olduğunda en hızlı şekilde oraya ulaşabilir olduğunuzdan emin olursanız sonuca hızla ulaşırsınız . Burada şu devreye girer. Çoğu zaman bildiğimiz yolu tercih ederiz. Çünkü güvenlidir. Bildiğin yol en doğru yoldur varsayımınız varsa farklı yolları keşfetme cesareti göstermezsiniz. Bilginiz çokça eksiktir ve güncellemelidir. Yani yeni düşünme yöntemlerine açık olmak , yeni yöntemleri öğrenmek ve çalışma sisteminize entegre etmek sizi maksimum verime getirecek. Yeni yollar ancak çokça deneyerek ve hata yaparak olur. Ve elbette iyice gözlemleyecek ; bu işi sizden çok daha iyi ustaca yapan insanlar var . Çevrenizde onlar olsun. Onların izlerini takip edin . Onların yöntemlerini analiz edip , kendi sisteminize uygulayın .Böylece o işi çokça iyi kavrayıp içselleştirmiş olacaksınız .

F) “ Hayat biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir “ der John Lennon . Gerçekte eğerki o plandan o plana koşar , sürecin ve serüvenin tadını çıkarmaz ve serüvene odaklanmazsak tüm hayatımız Sisifos efsanesi döner (78) . Bu efsane de Tanrı bir insanı lanetler .Laneti de şudur. Bir taşı dik bir tepeye çıkarmak .Yalnız tepe üçgen şeklindedir. Yani her tepeye çıkardığında diğer tarafa düşer ve tüm ömrü onu tepeye çıkarmakla geçer. Yani sürekli ızdırap çeker . Tam kurtulduğunu sanır . Ancak bu sefer diğer tarafa düşer . Ve ızdırap tekrara başlar. Şuanki hayatınızı düşünün. Kaygıyla o hedeften o hedefe , o sınavdan o başarıya , o liseye , o üniversiteye tüm hayatınız koşuşturarak geçiyor. Tatminse yok .Çünkü tüm yol ızdırap dolu ve kaygılı . Nefret ediyorsunuz yaptığınız işten .Yapmak istemediğiniz ve yapmak zorunda olduğunuz birçok hedeften bir diğerine koşarak geçiyor tüm ömrünüz. Sonuçta mutluluk ve tatmin var mı ? Var ama çok kısa süreli hedonik adaptasyondan( zihnin aynı dozda uyarana alışması sonucu do arttırmadan aynı tatmini vermemesi) dolayı . Çünkü her ne kadar iyi olursanız olun , başarıya alışıyorsunuz. Çalıştıkta , daha çok başardıkça , zorluk daha çok artıyor .Yani güç elde ettikçe çekeceğiniz ızdırap azalmıyor , artıyor. O zaman sorun yaklaşımda . Yaklaşımınızı değiştirmeniz gerekiyor. Efsanede olan dağa tırmanmayı , yani süreci ve hedef yolcuğunu ızdıraptan serüven haline getiren , sonuca odaklanmayı bırakmak ve sürecin kıymetini bilmektir . Sürecin içindeki her türlü zorluğun sizi geliştirdiğini bilerek her yeni çıkan sorunuda bir şeyler keşfetme fırsatı olarak görün. Mücadelenin , zorluğun ve yorgunluğun mutluluğun bir parçası olduğunu anlayın. İşin asıl değerleri kısmının emek olduğunu , sevginizi ve mutluluğunuzu oluşturan şeyin verdiğiniz mücadele olduğunu kabul ederseniz süreç ızdıraplı olmaktan çıkar. Gelişim yolculuğuna dönüşür. Bir film izlemeye döner .Her an her şey olabilir. Sizse bu olanlara koltuğa yaslanıp olanları izlersiniz . Aslında tanık olmak meditasyonun amacıda budur .Kendinizle sorunlarınız arasına bir mesafe oluşturmaktır .Duygu ve düşüncelerinizin girdabından çıkıp varoluşun huzurunu , şu anda hissetmektir . Karar verirken değerlerinizi göz özüne almaktır . Davranırken anlık oluşan duygularınıza düşüncelerinize göre değil , değerlerinize ve ilkelerinize göre karar almanızı sağlar .

G) Planlar gelişmeye doğru akmaya iter . Konfor alanındaysanız , rahat olan olanı sürdürmeye , bilineni devam ettirmeye eğilimlisinizdir . Bundan dolayı tembel zihin çoğu zaman olanı sürdürmeyi seçer yolunu değiştirmekten çekinir ve korkar . Ancak manevra kabiliyeti , bizi kazanana dönüştürecek en önemli bileşendir. Yani kazanmak için mümkün olduğunca çok manevra yapmalısın . Planı güncellemelisin . Sürekli değişiklik şart . Ve ana amaç haline gelişmeyi , ilermeyi koyarsan yani ana amacın bunlar olursa ; ana hedeflerin ilerlemek ve gelişmek olursa planların araca dönüşür . Ve değerlendirirken daha doğru ölçütlere göre kendini ölçmüş olursun . Ana amacın gerçekleşir . Amaç gerçekleştirirken hangi araca binmişsin , hangi aracı kullanmışsın önemsizdir .Ama planın amaç olmadığını o planlar ve o mücadeleler sayesinde büyümek ve gelişmenin ana amaç olduğunu fark edersen , plandan dolayı kendine baskı uygulamayı , gerçekleşmez diye kendine kızmayı bırakırsın . Böylece performans kaygın ortadan kalkar . Gelecekte sonucun olmasına yerine önündeki bir sonraki adımı doğru atmak ,

Ben bu adımları atarken sürekli doğru yönde ilerlemek olursa amacın , planların senin hayrına hizmet etmeye başlar. Amaçların gerçekleştirdiği içinde sonuçlar arzuladığın gibi olmazsada mutlu olursun . Ayrıca planların diğer amacıda senin zihnini disipline etmek. Düzene girerek , verimi arttırmaktır . Ve bu kurduğun sistematik sayesinde işleyişi hızlandırır ve mükemmelleştirirsin . Ve bu disiplin hayatın her alanında ihtiyaç duyduğumuz bir beceridir . Bu tür planlama , önceliklendirme ve yol haritasını belirlemek , bir şeyler düzene koyup , sorunun küçük parçalara bölünüp tamamlaması ve gelişmesi asıl değerli olan .Yani planlamama , önceliklendirme , ve sorunları bölüp koyduğun hedeflere ilerleme süreci , planların olup olmasından çok daha önemlidir .

H) Planlarının , hedeflerinin gerçekleşip gerçekleşememesinin bir önemi yok . Önemli olan planı yaparken kendine dürüst olman gerek . Planını yaparken kendi becerilerin , işlerin zorluğu ile ilgili , başarısızlıkların ve hayal kırıkların ile ilgili ve durumun ne kadar olumsuz imkansız olsada durumu dürüstçe kabullen . Hem kendi durumunu , hem yapmak zorunda olduğun mücadeleni. eksiklerini zaaflarını ve cehaletini kabullenirsen . O görevin ne kadar zor olduğunu , neleri yapman gerektiği konusunda her şeyi net olarak bilirsen zihnin sana çıkar yolu bulacaktır. Ancak bunu yaparken tehlikeleri görmezden gelemeyiz bırakmalısın .Sorunlar var zorluklarda tehlikelerde bunların. Farkına var kabullen ve stratejini kur. Stratejini kurarken çoğu parametreyi göz önünde bulundurarak hareket et. Her şey zihinde . Ed Stafford şöyle der : “ Zor durumlarda korktuğunuzu , yalnız hissettiğinizi ve bu durumun hoşunuza gitmediğini , kendine itiraf edecek kadar cesur olmalısın. Böylece kendine yardım edebilirsin. Bu dürüstlüğün en üst seviyesi .Hayatta kalman için sanılan aksine kahraman olmana gerek yok . Kendine dürüst ol ve ne yapacağına bak elindekilerle yeter “ .

I) Planını sürekli koşullara göre düzenleyip verimli hale getirmen lazım . Doğada adapte olan kazanır hayatta kalır .Çünkü doğa koşullarını kaos yönetir (79) . Koşullara adaptasyon , bazı özelliklerin gelişmesini bazı şeylerden ise ödün vermek bazı şeylerin körelmesiyle olur. öğrendiklerinden senin işine yarayan bilgi ve beceriler gelişmeli . İşine yaramayan düşünce kalıpları alışkanlıklar ise körelmeli ve bırakılmalı ki en iyi şekilde hayatta kalabilesin . Planını gerçekleşebilmesi için değişen koşulara adapte etmelisin yani düzenlemelisin . Şu an planın bir aşamasındasın . Hedefine ulaşman için yaptığın planı geçmişe bakarak analiz et. Planı uygularken bazı şeyler işine yaradı , bazıları yaramadı . Planın devam ettirirken hem planın içinde değişime git . Hemde koşul değişimini göz önünde bulundur. Birçok konuda disiplini , önceliklendirmeyi ve sistematikleşmeyi planına koydun mu her şey zaten otomatik alışkanlık halinde gerçekleşecek . Yani planın üstüne düşünmeyi yaptıkça süreç otomatikleşecek . Koşullara göre düzenlemeli ve istikrarla uygulamalısın . Planın olmama sebeplerinden bir değeri de uygulamadaki disiplinsizliktir .Sonuca ulaşman için gereken eylemleri yapma istikrarını göstermezsen , hayallerin hep hayal olarak kalacaklar .Onların gerçekleşmesi tamamen senin çabana bağlı .

İ ) Hem planı hem kendini , yeni koşullara göre güncelle . Mükemmel bir planın. uygulanabilir ve sürdürülebilir olması ; ya kas katı sadece onu gerçekleştirmeye odaklanarak ve hiç taviz vermeden sürekli aynı doğrultuda ilerleyerek gerçekleşir. Ya da mümkün olduğunca esnek olup ; gideceğin yeri bilip , yolu değişken tutarak ve gerektiği yerde manevra yaparak hedefine ulaşırsın. İkisini de uygulayabilirsin .Çok net bir plan kurup sadece onu yapmaya konsantre olmak tüm fırsatları ve farklı yolları görmezden gelmene , at gözlüğüyle hedefinize ilerlemene sebep olur. Diğer yöntemdeyse bazen durarak, bazen geri dönerek, bazen yolu değiştirerek , hedefine varma konusunda pes etmeden , ilerleyebilirsiniz. Böyle bir ilerleyişte yeni çıkan fırsatları değerlendirsin .Hemde yolunuz çok farklı yerlere çıkabilir ama çıktığı yer sizin istediğiniz yerdir .Çünkü yürümeyi göze alırsanız illaki, bir yere varacaksınız .Vardığınız yer sizin istediğinizi yer mi önemli olan tam da bu .

J) Denetleme mekanizmanı geliştir. Ancak bu yargıç olmasın . Öz şefkatli bir ses olsun .Planın gerçekleşmemesinin bir sebebi de denetim eksikliğidir .Kendini denetleyememek . Denetim eksikliğinden dolayı plan yapılıp ilk adım atılıp sonrası ilerlemiyor . Denetimi yaparken acımasız içsel yargıç yerine kendimizi şefkatle ( anlayış ve nezaketle )ve saygıyla yaklaşmalıyız (18 taktikte detaylandırılacak ) . Kendinize zor bir durumda olan arkadaşına nasıl yardımcı olur , anlayışlı olursanız o şekilde yaklaşmaya başlayın . Onlara nasıl kucak açıyorsanız , hata yapınca başarısız olunca kendinize de böyle kucak açın. Buna ek olarak kendinizi yargılamak ve eleştirmek yerine geri bildirimler vermeye başlayın . Çünkü eleştiriler duygusal olarak yaralar. Ve çoğu eleştirici yapıcı olmaktan uzaktır . genelleyicidir ve yargılayıcıdır . İçinde nezaketsizlik ve saygısızlık barındırır. Anlayıştan uzaktır eleştiri birçok safsatayı ( düşünme hatasını ) içinde barındırır . Yani eleştiri sanılanın aksine bizi uzun vadede motive etmez ve geliştirmez. Bundan farklı olarak geri bildirimse durumsaldır . Yargı barındırmaz ,spesifiktir , karşınızdaki kişinin kişiliğine değildir. Burada tabi işi kendi kişiliği ile tanımlamakta , eleştirleri kişisel algılamaya sebep olur. Geri bildirim tamamen gelişmeyi amaçlar , noktasaldır .Örneğin deneme sonucunuz size hangi konuların eksik olduğu nelerden hata yaptığınız neleri doğru yaptığınızla ilgili çok iyi bir geri bildirim örneğidir. Eleştiri de ise böyle sonuç geldiğine göre ; doğru çalışmıyorsun .Bu gidişle başaramazsın . Bu nasıl sonuç böyle hiç çalışmıyor musun sen gibi yargı vardır . Eleştiri ve geri bildirim aradasında çok büyük fark vardır. Biri sizi oldukça olumsuz etkiler içinde yargı barındırır .Diğerinde ise sadece eksikleriniz ve güçlü yanlarınız orataya çıkmıştır . Ve size bu gösterilmiştir. Hem sonuç başlı başına bir geri bildirimdir konu konu eksiğinizi gösterdiği için. Sonuç geldi bu sonuca bakarak çıkarımda bulunmak kendinizi yargılamanıza sebep olur.

Denetleme mekanizması nasıl geliştireceğiz peki ?

F) Kendi değerini boktan bir plan için , sınav başarısı için düşürme . Planı uygulamak değil amaç , amaç hedeflere ulaşmaktır .En büyük hedefse , kendin olarak yaşayabilmektir. Boktan planları gerçekleştirmedin diye kendine kızmayı kendini suçlamayı bırak :Tüm bu sorunlar ödül ceza sistemi ile bir şeyleri öğrenip yapmaktan kaynaklanıyor. Eğer doğru biçimde çalışırsan ödüllendiriyorsun , seviniyorsun . Başarısız olunca işler istediğin gibi gitmediğinde ise kaygılanıyorsun . Utanç hissediyor ızdırap yaşıyorsun .Çünkü çok yanlış bir davranış yaptın kendini yargılamaya pişmanlık duyma girdabına giriyorsun . Tüm bu hareketler sınava ve boktan planlara kendinden çok değer verdiğini gösteriyor . Önemli olan kendine değer vermek .Kendine değer vermekte gerçekleştiremediğin planlarından dolayı kendini suçlamayı , mükemmel olma baskısını bırakıp şu an olduğun halinle barışık olmaya başlayarak gerçekleşir . Kendine sevgiyi oluşturan kabullenmektir. Evet hata yapabilirsin . Hata yapma hakkına da , plana uymama hakkına da. sahipsin .Hata yapıyorsan demek ki birşeyler öğreniyorsun bu da iyiye işaret .

Plana uymuyorsan belkide o plan sana uygun değildir. Plan metazoridir . Yani mantık dışıdır dayatmadır .Esnek düşüncenden yoksun olduğu için yaptığın plan hatalı . Yani boş bir planı direterek ancak o yere ızdıraplı biçimde varacaksın. Çözüm ne planı olabildiğince esenek tutmak .Kendine plan baskısı kurmayı bırakmak . Ben plana uyamıyorum diye kendine yargılamayı kendine kızmayı bırak . Planı sürekli şu ana göre güncelle . Bunun en iyi örneği okuldan eve gideceksin . Google maps size bir yol gösteriyor veya 2 şekilde gidiliyor .Ama siz okuldan eve 50 şekilde de varabilirsiniz esnek düşünür tüm ara sokakları denerseniz . Yani en kısa yolu bulmak için bilinen yola tutunmayı bırakıp , esnek düşünürseniz şu ana odaklanır , şu an itibartiyle oraya nasıl giderimi bulmak odağınız olmalı. Yola çıktınız ve google mapsin gösterdiği yoldan farklı yola saptınız olabilir . Şu an oraya nasıl giderimin planlamasını yap . Ve yeniden hedefe yol oluştur . Sonra da aracı sürmeye bak. Diğer türlü sürekli pişmanlık girdabına çekiliyorsun . Niye oraya sapmadım artık varmayacağım off , aptal kafam …

Bundan dolayı çok hem vakit hem enerji kaybediyorsunuz. Gerek yok tek bir yol yok . kafanı rahat tut. istikrarlı olursan (run forest run filminde olduğu gibi ) ve çabayı sınırısız gösterir yılmazsan , oraya kesin varacaksın. yani o plan olmazsa başka planla var . O da olmazsa aksilik çıkarsa başka planla hedefine varacaksın . Zaten hayat biz planlar yaparken olanlardır .Bu yüzden plan yaparken hayatı yaşamayı unutma . Esnek düşünmeyi de aynı şekilde . kendi değerini bil . Hiçbir plan , hiçbir ders senden daha değerli değil . O zaman bu saçma sapan şeyler için üzülme , kızma ve utanç hissetme. Vurdum duymaz ol. çünkü hayatta asıl değer vermen gereken şeyler bunlar olmamaalı.

Z) Planı niye gerçekleştirememiş? Çünkü aslında gerçekleştirmek istemeyiz. Planı gerçekleştirmekte bizim için önemli değildir . Çünkü bizim için o işi yapmak asıl önemlidir .Bizim için değerli olanı öncelikle bulmalıyız ve o değerli olanı gerçekleştirmeye odaklanmalıyız . Örneğin senin için önemli olan yürümekse kaç adım attığının bir önemi yok . Veya eğlenmekse amacın , işteki skoru önemsemeyi bırak . Sadece eğlenmeye bak . Eğerki sen kendine dürüst olup gelişme gözlüğü ile yaşarsan zaten skor zamanla artacak. Yani sonuç odaklılık sürecinde istediğimiz gibi gitmemesine sebep oluyor. Sonuca o kadar odaklıyız ki sürecin verdiği mutluluk ve doyum ortadan kalakalıyor . Sadece daha fazla skor elde ediyorsun . Daha fazla skor elde etmek içsel olarak seni tatmin etmez .

Referanslar :

74. Özgür Bolat ın Sorularla büyüyoruz kitabından sayfa 32

75. Özgür Bolat mutluluğun hangi boyutundasınız hürriyet yazısı :https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ozgur-bolat/mutlulugun-hangi-boyutundasiniz-40476258

76. Akış mutluluk bilimi kitabı yazar Mihaly Csikszentmihalyi sayfa 79,80

77. Özgür bolatın dove özgüven projesi https://www.dove.com/tr/dove-ozguven-projesi/kendini-sev/mutluluk-hormonu-nedir-nasil-artirilir.html#:~:text=Egzersiz%20Yapmak,artırmak%20için%20harika%20bir%20seçenektir.

78.Sisifos efsanesi https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-13620/sisifos/

79.Kaos 7 yaşam dersi kitabı David Peat, John Briggs

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir